Yapılacak bu değişiklikle 2015 genel seçiminde Öcalan’a meclis yolu açılacak ve serbest kalması sağlanacak, serbest kalmasında diğer partiler de suç ortağı olacaktır.
Ancak ne kahraman komutan Engin Alan’ın ne de MHP’nin böyle bir oyuna gelmeyeceğini Başbakanın hesap etmesi gerekecektir.
AKP-PKK pazarlıklarında gündemin her zaman ikinci sırasını işgal eden konu KCK’lı tutukluların serbest bırakılmasıdır. AKP 5000 PKK tutuklusundan 4000ini serbest bırakma sözü vermiştir. Nisan ayında KCK davasının 5 yılı dolmasıyla 4000'e yakın KCK'lının serbest bırakılması sözü verildi.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki 2009 yılında başlayan KCK operasyonlarını Başbakan milliyetçi oyları devşirme aracı haline getirmeye çalışmıştır.
Başbakanın vatana ihaneti, Türkiye’yi bölmeyi hedeflemiş KCK terör örgütü mensupları ile ordumuzun güzide mensuplarının mağdur edildiği Balyoz ve Ergenekon davalarını birlikte gündeme getirmek olmuştur.
Başbakan PKK’ya verdiği sözü yerini getirirken yine şark kurnazlığı yapmış ve önce Ergenekon tutuklularının ardından KCK tutuklularının serbest kalmasını sağlayacak düzenlemeleri kanunlaştırmıştır.
Başbakan eğer gerçekten Ergenekon ve Balyoz mağdurlarının serbest kalmasını isteseydi şimdiye kadar 100 defa kanun değişikliği ile bu konuyu halledebilirdi ve buna MHP ve CHP destek verirdi.
Ancak boğazına kadar battıkları yolsuzluk gündemini değiştirmek adına Genelkurmay Eski Başkanı İlker Başbuğun salıverilmesi sağlanmıştır.
PKK’nın Avrupa’da bulunan Basın Yayın Sorumlusu ve örgütün stratejisini tabana aktarma görevi bulunan Cahit Mervan 27 Şubat 2013 tarihli yazısında AKP’yi niye desteklediklerini anlatıp yazıyı “En basitinden bir soru daha: AKP’yi yıkacak olan bu güçler devlet adına İmralı’da Öcalan ile yapılan görüşmelerde üzerinde uzlaşılan ‘Mutabakat Belgesine’ bağlı kalacaklar mı?” sorusu ile bitiriyor.
Evet, bu soru AKP-PKK anlaşmasının PKK açısından ne kadar önemli olduğunu ve başka hiçbir partinin bu kadar şeyi PKK’ya vermeyeceğini ortaya koymaktadır.